Masmavi Ege'nin koynunda, tarihin, kültürün ve mutfak sanatının buluştuğu mis kokulu bir ada. Eski evleri, değirmenleri ve kilise yapılarıyla geçmişe tanıklık eden cennetten bir köşe.

Geçmişinin özlemi, bugünün güzelliğine yansıyan Alibey Adası, Balıkesir’in Ayvalık ilçesine bağlı 22 adadan biri. Türkiye’nin Ege Denizi’ndeki en büyük 4’üncü adası olan Alibey, eski ismi “Cunda” adıyla tanınıyor. Günümüzde yerli turizmin uğrak noktalarından olan Cunda, Girit ve Midilli adalarından 1924 nüfus mübadelesi zamanında göç eden Türklerin ağırlıklı olarak yaşadığı bir ada. Ada, tarihinde mübadele dahil birçok değişiklik geçirerek günümüze ulaşmış.

Cunda sokaklarında yürümeye başlayınca, adanın güzelliği adım adım ortaya çıkar. Bazen bir evin duvarında asılı çiçektir şaşkınlığın sebebi, bazen ahşap bir pencere, ya da eski bir kapı koludur insanı heyecanlandıran. Cunda’da yaşamın güzelliği kendini detaylarda ele verir. Burada yaşam olanca sakinliğiyle akıp gitmektedir.

Adada sarımsak taşından yapılan evlerin, birbirinden güzel değirmenlerin, kaderine terk edilmiş ya da sahiplenip yeniden hayata kazandırılmış yapılar mis kokulu Cunda'nın benzersiz karakterini oluşturuyor. Taksiyarhis Kilisesi'nden, Despot Evi'ne, Kız Okulu'ndan Taş Kahve'ye Cunda adasının benzersiz noktaları ziyaretçilerini büyülüyor.

Tarih ve kültürle yoğrulan mutfağı, adanın karşı konulmaz lezzetlerine ev sahipliği yapıyor. Cunda, tüm güzelliklerini ziyaretçileriyle paylaşıyor. Türkiye'nin en leziz adasında papalina balığının, zeytin yağının ve benzersiz girit mezelerinin yeri ayrı.

Cunda Adası'nda yaşam tüm renkleriyle İz ekranına geliyor.