Bilgi, cehalete; iyi, kötüye ve umut, umutsuzluğa galip gelir. Ruhumuzun karanlığını aydınlatan ışık, bize yol gösterir. Hindular her yıl, kış gelmeden son hasat döneminin bereketi için şükreder; gelecek hasatlar için iyi dileklerde bulunur. “Diwali” adı verilen bu festival boyunca, ışığın hakimiyeti her yerdedir. Şehrin ara sokaklarında, geleneksel merasimler kandiller ve mumlarla düzenlenirken, büyük caddeler modern dünyanın kültüre empoze ettiği ilginç figürler ve led ışıklarla süslenir.

Hindu ay takvimine göre, Diwali gecesi Ashvin ayının sonuyla Kartika ayının başlangıcındaki en karanlık gecedir. Kutlamalar ise beş güne yayılır. Hindu dünyasının bu en mutlu festivalinde, insanlar evlerini temizler ve süsler; ne var ki eski kuşaklar geçmiş Diwali’leri mumla aramakta. Birçokları geleneksel ritüelleri alışveriş çılgınlığına ikame ediyor.

Kalküta’nın çılgın kalabalığının ardından Bengal Körfezi’ne bakan Puri’de hayatların hızı birden düşer. 12. Yüzyıla ait Jagannath Puri adı verilen tapınaktan ismini alan bu semtin kilometrelerce uzanan kumsallarında, okyanusun bereketi görülebilir. Sabahın erken saatlerinde okyanusa açılan balıkçılar, körfezde bulunan baraküdalardan köpek balıklarına kadar farklı balıkları avlar. Puri’nin günümüzdeki bu sakin hayatı geçmişinden farklı. Puri, adını aldığı tapınağın zenginlikleri nedeniyle, 4. Yüzyıldan 19. Yüzyıla gelene kadar Hindu ve Müslüman hükümdarlar tarafından tam 18 defa işgal edilmiş. Bugün özellikle tapınak sayesinde Puri, dini turizmin de bir merkezi sayılabilir.

Coşkun Aral, Hinduizm’in en parlak festivali Diwali’yi Kalküta’da izledi. Küçük kandillerden led ışıklara uzanan, ışığın yolculuğunu sürdü. Bengal Körfezi’ne bakan küçük bir yerleşim bölgesi olan Puri’de Bengal Körfezi’nin zenginlikleriyle karşılaştı. Bir tapınakla değişen Puri’nin hikayesi, Kalküta’daki renkli Diwali kutlamaları ... İz Tv’de.