Genel İzleyici Kitlesi
HD Görüntü Kalitesi
40 Dakika
9. Bölüm
Che'nin Yolunda
Bölümü Satın Al
Bölümler

Önce sömürgeciliğin, sonra diktatörlüğün cefasını çekmiş bir halk, bir kışla baskınıyla başlayan başkaldırı ve bir ülkenin kaderini değiştiren dört silah arkadaşı: Fidel Castro, Ernesto Che Guevara, Raul Castro ve Camilo Cienfuegos. Tarihe damgasını vurmuş bir ada ülkesinde, sosyalist ilkeler eşliğinde gelen bir devrimin hikayesi...

Küba'da devrimin yolunun geçtiği şehirleri, Fidel Castro ve Che Guevara'nın gözünden görmeye ne dersiniz?

İlk durak, devrimin fitilinin ateşlendiği ilk şehir, Santiago de Cuba. Burası aynı zamanda ülke tarihinin en önemli kahramanlarını ve olaylarını tek noktada birleştiriyor. Bir yanda 19. yüzyılda Küba'nın İspanyollara karşı ilk bağımsızlık savaşını başlatan ve şehrin ana meydanına ismini veren, Carlos Manuel de Cespedes... Aynı meydanda İspanyol fatihlerden Diego Velazquez'in 16. yüzyılda yaşadığı ev ve aynı zamanda Fidel Castro'nun devrimin zaferini ilk kez ilan ettiği balkon... Bu şehrin her köşesi buram buram tarih kokuyor.

Santiago de Cuba'nın en önemli noktası ise 26 Temmuz 1953'te Fidel Castro ve arkadaşlarının, diktatör Fulgencio Batista rejimine ilk kez başkaldırdığı Moncada Kışlası. 1967 yılında '26 Temmuz Tarih Müzesi' olarak halka açılan kışlada bugün Moncada Baskını'nda çatışan, daha sonra da şehri çevreleyen Sierra Maestra dağlarında örgütlenen Castro ve arkadaşlarının fotoğrafları, kıyafetleri ve baskında kullandıkları silahlar sergileniyor.

Ülke tarihinin bir başka önemli kenti ise 'Küba milletinin doğum yeri' olarak kabul gören Bayamo. 19. yüzyılda İspanyollara karşı verilen bağımsızlık mücadelesini başlatan şehir burası. Bayamolu bir avukat olan Cespedes, Ekim 1868'de babasından devraldığı 2 bin civarı köleyi özgür bırakmış ve 1868 yılı, Küba'da köleliğin sona erdiği tarih olmuştur.

Küba'nın ilk bağımsızlık savaşını başlatan Cespedes, ilk orduyu özgür bıraktığı kölelerle birlikte kurar. Aradan on yıl geçer ve bu kez yine Bayamo'da Jose Marti, Calixto Garcia, Maximo Gomez gibi Kübalı yurtseverler, Granma bölgesine çıkarma yaparlar. 100 yıl sonra ise bu kez Fidel Castro, Granma adlı teknesiyle ve 85 Kübalı devrimciyle birlikte Granma bölgesine çıkarma yapar ve yine Bayamo'dan Küba devrimini başlatırlar. Bayamo, Kübalı devrimcilerin doğup büyüdüğü, yaşadığı ve aynı zamanda devrimlerin başladığı yerdir. Ayrıca Küba milli marşı La Bayamesa'nın da yazılıp bestelendiği yerdir burası.

Küba tarihinin bir diğer önemli durağı ise şeker kamışı çiftliklerinin bulunduğu Valla de los Ingenios, yani Şeker Kamışı Vadisi. Küba'ya 'beyaz adam' tarafından getiril en şeker kamışı, ülkenin habitatını değiştirmişti. Aslında Küba'ya özgü bitkiler, patates ve mısırdı; şeker kamışının buraya gelmesi ise büyük bir insan gücünü gerektirmişti. 1512'den 1872'ye kadar Afrika'dan Küba'ya 1 milyon köle getirildi. Küba'nın ilk bağımsızlık savaşını, şeker kamışı çiftliği sahipleri yaptı; 2. bağımsızlık savaşında da yine bu çiftlik sahipleri, Amerikalılara karşı ilk mücadeleyi verenlerdi. Ezilen Küba halkı, bağımsızlığı ve özgürlüğü ancak devrim yaparak sağlayabildi.

Devrim rotasının en önemli duraklarından biri de Santa Clara. 19. yüzyıla kadar hem şeker kamışı hem de tütün tarımı ve ticaretinde önemini koruyan şehir, 20. yüzyılda ise devrimcilerin Batista rejimine son darbeyi vurduğu ve zafer kazandığı yer aynı zamanda.

Santa Clara'ya gelenlerin en önemli ziyaret noktası ise Che Guevara'nın anıt mezarının bulunduğu Devrim Meydanı. Suni biçimde oluşturulmuş bir tepenin üzerine dikilen ve kilometrelerce öteden görünen dev Che Guevara heykeli karşılıyor buraya gelen ziyaretçileri. Buradaki Che Guevara anıtı, dünyadaki bütün devrimcilerin sembol anıtı niteliğinde.

Dev Che heykelinin alt tarafında yer alan, fakat görüntülenmesine izin verilmeyen kapalı bölümde, devrimden sonra Bolivya'da yakalanarak öldürülen Che Guevara ve 38 arkadaşının mezarları yer alıyor. Loş bir ışıkla aydınlatılan odada Castro'nun yaktığı ateş, 1997'den beri yanıyor. Mezar odasının hemen yanındaki müzede ise Che'nin fotoğrafları, kişisel eşyaları, silahları, tıbbi malzemeleri ve mektupları sergileniyor.

Burası ayrıca Santa Clara Muharebesi'nin geçtiği yerlerden biri. Castro'nun Che'yi 'Comandante', yani 'komutan' ilan etmesinden sonra, Che ve arkadaşları buraya gelip muharebeye girişmişti. Bu şehir, sevrimin zafere ulaşmasına son noktayı koyan ve Batista rejimini tarihin tozlu sayfalarına gönderen Zırhlı Tren Baskını ile başlayan Santa Clara Muharebesi'nin yapıldığı yerdi.

29 Aralık 1958'de Santa Clara'da son çatışmalar yaşandı. Che ve arkadaşları buradaki dere yatağında pusuya yatıp Havana'dan Santiago'ya mühimmat götüren treni bekledi. Tren hattını buldozerle havaya kaldırıp vagonları dağıtan Che ve arkadaşları ateş açarak 350 askeri dize getirdi. Ele geçirdikleri mühimmat ve esir aldıkları askerlerle Havana'nın yolunu tuttular.

Zırhlı Tren Baskını'nda etrafa dağılan vagonlar, bugün devrim anısına kurulan bir açıkhava müzesinin parçaları haline getirilmiş. Vagonların içinde ise Santa Clara Muharebesi'ne dair belgeler, silahlar, gerilla kıyafetleri ve çeşitli fotoğraflar sergileniyor.

Santa Clara'nın da işgal edilmesiyle birlikte 12 saat içinde ülkeyi terkeden diktatör Fulgencio Batista'nın gidişiyle sarayı ele geçiren Fidel Castro, devrimin başarıya ulaştığını buradan yaptığı konuşmayla duyurdu dünyaya.

Bir zamanlar Batista'nın sarayı olan ve Castro'nun devrimin zaferini balkondan duyurduğu bina, bugün Devrim Müzesi olarak kullanılıyor. Küba devrimine ait yaklaşık 9000 farklı parçanın sergilendiği müze, 30'dan fazla salonu ve geniş koleksiyonuyla, bugün yılda yüzbinlerce ziyaretçi alan, Havana'nın en önemli duraklarından biri.

Havana'nın tam ortasında 72 bin metrekarelik alana yayılan Jose Marti Devrim Meydanı ise dünyanın en büyük meydanlarından biri. Şöhretini devrime borçlu olan meydan, tarihin en sıcak dönemlerine de tanıklık etmiş. Burası, her yıl 1 Mayıs İşçi Bayramı kutlamaları için dünyanın dört bir yanından yoldaşları ağırlarken, rengarenk görüntülere sahne oluyor. Dünya çapında bir sembol haline gelen meydanın ortasında, Küba'nın ulusal kahramanı Jose Marti'nin anıtı duruyor. Meydanın iki yanındaki binaların üzerinde ise devrimin önde gelen iki kahramanı Ernesto Che Guevara ile Camilo Cienfuegos'un figürleri yer alıyor. Bu meydan, Küba tarihinden farklı parçaları bir araya getiriyor.

Küba'da devrimin yolunu, Fidel Castro ve Che Guevara'nın gözünden izlemeye hazır olun! İZ'de izleyin!

YORUMLAR
Henüz Yorum Yapılmadı. İlk yorumu siz yapın.