Orta Anadolu’nun 10 bin yıllık en eski yerleşmesi Aşıklı Höyük, Aksaray’ın ovalarında hayat buluyor. İlk kez 1963 yılında günışığına çıkan yerleşim alanı, bugün 21. yüzyılda tekrar diriliyor. Melendiz Nehri kıyılarında, volkanik Nenezi ve Göllüdağ eteklerinde ve Kapadokya’nın muhteşem doğası eşliğinde bir tarih yükseliyor… 1980’li yıllarda Mamasun Barajı’nın su düzeyindeki yükselme nedeniyle varlığı tehlikeye giren tarihöncesi yerleşim, kurtarma kazılarından bugüne, çok uluslu ve disiplinler arası çalışmalar sonucu, yepyeni bulgularla bilinmeyen bir tarihi ortaya çıkarttı. Çatalhöyük’ten bin yıl önce yerleşime açılan Aşıklı Höyük, göçer toplulukların Orta Anadolu’da avcı-toplayıcılıktan üretime geçtiği, ilk kalıcı köy yerleşimini gerçekleştirdiği bölge… Bölgedeki tarih öncesi yerleşim ve yaşam biçimi, eski teknolojiler kullanılarak, mimari ve taş işçiliği yoluyla yeniden canlandırılıyor. Bir yanda Aşıklı Höyük’ün tipik kerpiç evleri, eski tekniklerle yeniden inşa ediliyor ve tarihöncesi bir “mahalle” oluşturuluyor. Diğer yanda ise, yine eski teknikler kullanılarak, “volkanik cam” olarak bilinen obsidyen taşından günlük faaliyetleri yürütmeyi sağlayan aletler yapılıyor. Deneysel arkeoloji, bilimsel buluntular ışığında, Aşıklı Höyük’ü bir açık hava müzesine dönüştürüyor. Bulunan hayvan kemikleri ve bitki kalıntıları, 10 bin yıl öncesinin yaşam tarzını aydınlatıyor. Orta Anadolu’nun en eski köyü Aşıklı Höyük, İZ ekranlarında.