Marmara kıyısında, eski sur içinde görkemli bir semt... Adı Yunanca kumluk-kumsal anlamına gelen, Mimar Sinan’ın usta ellerinin dokunduğu Ermeni mahallesi Samatya... Bizans döneminde İstanbul’da Ermeni nüfusu azdı. Fatih İstanbul’u fethettikten sonra, kentin nüfus yapısını değiştirmek ve zenginleştirmek adına Ermenileri İstanbul’a yerleştirmek istedi. Samatya’ya yerleşen Ermeniler’in eski sokakları.. Fatihin fermanıyla, eski bir Rum kilisesi olan ve sonrasında Ermenilere devredilen Sulu Manastır, dönemi anlamak için önemli bir ipucu... Sancaktar Hayrettin Mescidi, Abdi Çelebi Camii, Ağa hamamı gibi önemli yapıları ile İstanbul’un en eskilerinden biri olan Samatya; çarşısı, rengarenk evleri ve tarihi sokaklarıyla ekrana geliyor.