1961 yılında Sirkeci'den kalktı ilk tren... İstikamet Münih'ti. Yolcular, davullarla zurnalarla uğurlandılar. Bu veda müziğinden sonra üç gün sürecek zorlu yolda sessizliği bir tek trenin acı acı bağıran sireni bozdu. Musikinin gönülde taşındığı, duyguların sessizleştiği zamanlardı. Amaç bir yıl kalıp, biraz para biriktirip memlekete geri dönmekti. Öyle olmadı.

30 Ekim 1961'de Federal Almanya'nın eski başkenti Bonn'da, Almanya ve Türkiye adına dönemin çalışma bakanları Hans Katzer ve Prof. Cahit Talas, 13 maddelik 'Türk Alman iş gücü' anlaşmasını imzalar. Binlerce insanın kaderi bu anlaşmayla değişir.

1961 yılının sonunda Almanya'da 5 bin 193 olan Türk işçi sayısı, 1973 yılında 900 bine çıkmış. 80'li yıllarda geri dönüş teşvik kampanyaları yapılsa da bugün Almanya'da 4 milyona yakın Türkiyeli yaşıyor.

Gurbetçiler 'acı vatan' Almanya'ya giderken omuzlarına aldıkları ümitlerinin yanına melodilerini de kattılar. Almanya soğuk olur düşüncesiyle örülen yün çorapların arasında getirildi müzikler, plaklar... Türk müziği ilk kez bavulda geldi.

Bugün; ekonomiden sanata, siyasetten hizmet sektörüne Türkler Almanya'da her yerdeler. Özellikle Berlin'de Türk kültürüne ait bir olgu görmek hiç de şaşırılacak bir şey değil. Türk müziğini duymaksa başkentin göbeğinde döner yemek kadar doğal.

Türklerin yanlarında getirdikleri müzikleri Almanlar ilk başlarda beğenmeyip, bozuk bulsalar da zamanla bu 'yabancılaşma' da sona gerdi. Şimdi bir çoğu müziğini Berlin'de icra ediyor. Caz yapıyor, rap yapıyor, türkü söylüyor.... Kimi Almanları da yanına katmış. Almanlar bizim türkülerimizi Batılı enstrümanlarla çalıyor ve hatta dili döndüğünce söylüyor.

Gurbetin Sesi belgeseline konu olan Almanya'daki Türk müziği ve Türk müzisyenleri, entegrasyonun çoktan sağlandığını gösteriyor. Gurbet acısı müzikle dindiriliyor.

Belgeselde bağlamasını elektro gitar gibi çalan Volkan Türeli, Zazaca türkülere kemanıyla eşlik eden Alman Ina, Klasik Türk Müziği korosunda Doğulu çalgı bendir çalan Alman Sabine, yıllarca sokak çalgıcılığı yapmış Cem Sultan, Berlin Saz Evi'nde Almanca türkü besteleyen gözleri görmeyen Ali Ekber abi... Bunların hepsinin bir 'sesi', bir hikayesi var.

Almanya'nın göbeğinden 52 yılın müziği Gurbetin Sesi'nde masaya yatırılıyor.

Das Ist Musiki 1. Bölüm için tıklayın